Kapımı araladım
gelen sahibimdi
tenimde kaldı gözyaşı
geceye uzadı ışıklarım
uzakların çağrısını
aldı ve gitti
çöle düştü yüreğim
ötelerde kaldım
çoğaldı yokluğu
dilimde alıngan adı gidenin
ne diller dokundu
suskunluğuma
kaç iklim sardı tutkulu
gizli bahçelere ektim umudu
İlgisiz mekanlara taşıdım gözlerini
dilsiz duvarlar yıkıldı
yokluğuna taşındı
içimde ki masum çocuk
yaşamak isterdi
sisli sabahlarında
sensizlik sardı tenimi
bensiz yürüyorum
bir dilim kaldı sevda
ne söylediğini bilmiyor hasret
soluk alamıyorum
tükendi kokusu teninin
bunun için döküldüm
sisli sabahlara
sınırlar çizildi
içlenmeler sardı İzmir i
yüzümdeki serin rüzgar değil
karanlığın değdi
hedefsiz başlangıçsız yollara düştüm
sislerin içinde ki senden
ışığa kavuşacaktım
kızgın ateşine tan yerinin
istersen dokunacaktım
bir günlük kelebek olmak yeterdi yanında
körfez gibi karıştı renklerim
dudakların değse tuzuma durulacaktım.