Ey! … bizi
altında saklayan güller
sıcak toprak, sakin gökyüzü
ölümsüzlüğe yeşeren yaprak
gözlerim seyirci
gözlerim ıslak
alıngan kimsesizlik
dar geldi bedenime
eylül ışıklarında yüzün
buram buram sevda tütüyor
şimdi gizli bahçede
kimbilir kaç mevsim gittik
kaç değişim yaşadık mutlu , esrik
yaban güllerinde kaldı tenin kokusu
her solukta kaybetme korkusu
yokluğa davet
ölümüne dirilik
ete, kemiğe büründü
HASRET.