Alın...
bu ölmez yangın
sizin olsun
daha kaç kez
şiir serecektim güne
sevecek yerim
kalmadı
eskiyorum
ellerime...
aymaz
uykularınızda
kalsın ayak izlerim
insin kirpikleriniz
utancınıza
en vurgun yerinize
düşsün bu dua
siz yeni bir kenti
giyerken gözlerinize
ben hayattan soyunuyordum.
Affetmeli Tanrı beni
yenik dönüyor sesim
kim ne derse desin
küçüldü bitti düşlerim
güne ışıyan tirşe tenim
avuçlarım kül dünya yazgısı
ah! o koynumda titreşen asi soluk
görünmez sis, büküldü boynum
bir öpüşe oynarken içimde
gök gözlü çocuk
açıldı aynada kilit
sustu vakit
birazdan sabır sağacak yüreğim
ki temiz kalsın dilim
peki siz?
düşlerimi öldüren
siz değil miydiniz
sizinle paylaşmıştım yüzümü
düş kurmayı bilir miydiniz?
Bana bıraktığın
bu yalancı sen
korkmuyor
hızla geçen zamandan
bekliyor avını
küle dönüşen
çalınmış bir hayatın
kıvranışından
kırdım aynaları
değişti düzen
ötelere gitmeliyim yeniden
birgün pişman olur geri gelirsen
bil ki ne köprüler aynı
ne yollar ne ben...
Venüs ün ışıkları başımda taşıdığım
s e n i n l e
yum gözlerini
b e k l e
aykırı düşler sunacağım gecelerine
değişim yapacak eskiyen günler
-II-
ölüm zor gelmeyecek
yas bile tutulmayacak
bir parça senden
bir parça benden
bir dal tomurcuğu umut
göz, göz ışıklarında güneşin
ellerinde sevinç renkli şaşkınlık
çocuk nidaları dudaklarında
tanımsız coşku
gökkuşağı düşecek ellerine
bırak, karışsın tenine kadim gerçek
yum gözlerini ve
d i n l e
III
tınısı sesimin aşktır, göklerin ezgileri dilimde
otayacağım tüm acıların...
Ay ışığından biçtim
ökse otlarını
altın orakta kaldı
kutsal koru
şimdi geceyi çağırıyor
esrarlı titreşim
bedene süzülen son tortu
belki son sancı
son sesleniştir bu..
aklımı çeldin
kalbime ince bir yol çizdin
dönüşü yok.
ve…ben şimdi
tenime iliştirdiğim
son kırıntıları
alıp gidiyorum
ayrılığı imgeleyen
ne varsa yaktım
sessiz bir ırmağa
akıyor bedenim
gülüşüm suskun dünden
düşe kuruyan çiçek
sabun köpüğü gibi şeffaf
bir bulut kadar hafif
ötelere geçsem suyun gözünden.
hiçbir şey olmak varken
bir sabah düşsem yüzüne...
kuşlar bile yuvalanmadı
dallarına
dikenlerinde kurudu gözyaşım
yağmur sonrası
şaşkın telaşım
kelebek rüzgarı fırtınalar
yarım kaldı
şarkılar
hüzzam ağlıyor
sol yanımda
al...çözülmüş mavi uykular sana
demek ki ya hep ya hiç
ortası olmadı hayatın
işte...! mevsim sonbahar
bir çiy damlası
çalar zamanı
gözlerim kanar.